NİHAYET GİRDİK BLOG DÜNYASINA...

Zaten hep aklımda bir yerdeydi bir blogta yazılar yazmak,bir girsem gerisi gelecekti,e nihayet bugün sevgili kumralın yardımları sonucunda girdim.Spontan gelişen bir dialogun da etkisi yok değil bunda.Dialog aynen şöle
__Ya kumral bu ev sahibi üçtür boş mesaj atıp duruyo benim tele,tahminim evi boşalt demeye getiriyor napıyım
__Leon sen blog yazsana...
Dialog bu,ne alaka diyeceksiniz,valla ne alaka ben de çözemedim;ama şu anda blogda yazı yazıyorum,vardır heralde bir alakası;)
Neyse aslında yazmak tehlikeli iştir,gel gör ki tehlikeli şeyler eğlenceli oluyor be,blogta pek bir tehlike yok aslında,icabında sayıp söversin ayar olduğun birine ruhu duymaz,sen rahatlarsın içinden geçen hisleri yazdıkça o hırt da ulan kim bu kulağımı çınlatan si..ecem ebesini ha der durur;)
Dedim ya yazmak tehlikeli ve eğlenceli bir iştir.Benim eskiden blogum yoktu,A4 kağıtlarım vardı, içimden her geçeni yazardım,yazdığım kağıtları yattığım yatağın altına koyardım,yatağın altında yüze yakın kağıt birikirdi,icabında kağıtta saydırdığım adam gelir benim yatağın üstüne yatardı,evet evet gelir yatağın üstüne yatardı,bir farketse ''ulan ne bu hışırtı bu yatağın altındaki aq''ki böle bir şey duymadım Allah'tan.Paranoya nöbetlerim son bulsun diye A4 lerimi bin parçaya ayırmak zorunda kaldım,hala vardır sakladıklarım ama yerini söylemem;)Aslında blog A4 lerin yerini tutmaz,dokunmuşsun o kağıtlara kokun saklı,ağlamışsan göz yaşın saklı,eline bulaşan yazıların silindiği yerler belli daha daha neler...
Bir giriş yaptık yazacak şeyler çok daha,haliyle öğrenci evi,tren gibi geçip duruyorlar önümden,bi durun lan!Görüşürüz...Good Nights(ingilizcemiz var My got'a şükür,ama şüpheliyim ikinci kelimeyi doğru yazdığımdan,neyse...)