Dikkat! Bu sayfadaki tüm girdiler turkcell ve isbankası aracılığı ile şahsıma sağlanmış e-imza ile korunmaktadır.

Beni koruyun!

Beni Koruyun

30 Haziran 2008 Pazartesi

Bir Anımız Geldi Aklıma

0 kişi izah etti




İyisimi biraz susalım...Derin derin....Nefeslerimizi birbirine karıştıralım...Kokumuz birbirimizin tenine sinsin...Uzun yıllar kalsın öylece...

Bir anım geldi aklıma...Kendi kendime uzun ve derin bir yolculuğa çıktım...Bursa manzarasına karşı oturdum...Kalbim haykırdı ben sustum bu sefer...Fena halde sürgün yedim!!!

Yorgunluk
"Kimbilir gece saat kaçtı...Uzaktan güneşin hafif ışığı ufuk çizgisine ince ince bulanıyordu...Umurumda bile değildi..Kocaman, eşsiz bir deniz tam önümde duruyordu...
Yalnızdım...Yalnız olmamam gerekirken yapayalnız...
Bütün gece stresle karışık koşmuştum 3 km lik bir mesafeyi...Hızımı alamıyordum..Denizin ıslak ve nemli havası saçlarımda, yüzümde, vücudumun her noktasındaydı...
Telefonum sürekli çalıyordu..Bense büyük bir buhranın içindeydim..Cevap vermiyordum....
Büyük bir kayanın üzerine oturmuş ağlıyordum...Ayaklarıma dalgalar çarpıyordu...
Yıl 2006 yazı...Ve ben kendimce büyük bir aşk yaşıyordum...Ve sevgilim askerde idi...
Sevmediğimi, aslında öyle olmadığını, hiç birşeyin benim sandığım gibi gelişmediğini bende bilemezdim...
Güvendiğimi sandığım adam kimbilir ne tür bir kazık atıyordu bana...
Zaten yeterince yorgun saydığım bünyem son çırpınışları içerisindeydi....
Tatile gelmiştim, dünyam adeta başıma yıkılmıştı...

Arkadaşımın aşkı
Birisi peşim sıra yaklaştı bana...O kadar kafam karışıktıki, korkmama rağmen bakamadım...Gelen koku oydu...Bir anda nasıl tanımıştım bilmiyordum..Ama tanımıştım işte...
Hiç birşey söylemedi...Yanıma oturdu...Yüzüme baktı...Ağlayan gözlerimi elleriyle kuruladı...
Tek harekette elini saçlarımın arasında dolaştırdı...
Belime dolanan kolunu hissettim...Şefkati hissettim..Uzun zamandır ihtiyacım olan birşeyi!!!
Arkadaşımın aşkında teselli buldum..Çok acımasızcaydı...
Belkide 5 saat..Kıpırdamadım bile...Gömleğinin sol yakası sırılsıklam olmuştu gözyaşlarımla...
Sadece bir geceydi kalışı..Sonra apansız çekti gitti...
Teşekkür bile edemedim...
Kaldığım yere kadar eşlik etti...
Soru sormadı...
Hiç konuşmadı...
Ara sıra, "hatun kısmı ağlayınca dayanamıyorum" diyordu...
Ertesi sabah çok aradım onu...
Arkadaşımın aşkı gitmişti...
Arkadaşım üzülmüştü...Haber bile vermedi diyerek yakınmıştı...
1 ay boyunca düşündüm...Hiç aklımdan çıkmadı...

Kokun tenime, kokum tenine...
Bir eylül akşamı gördüm onu..Arkadaşımla mutluydular...
Gözlerine bakıp Unut diyordum kendime...
Onlar mutluydular...
Sadece teselli etmişti beni...Belkide kendi kendime birşey sanmıştım...
Eylül akşamı bana "kokunu hiç unutmadım" dedi...
Bende unutamamıştım...

1 ay sonra sevgili, 5 ay sonra sözlü, 12 ay sonra eş olmaya karar verdik...
Arkadaşım tarafından lanetlendim...
O benim arkadaşımın aşkı...Hala....
Benim için o, arkadaşımın aşkı, ölümden döndürenim, kahramanım, sevdiğim adam....
Kokusu hep tenimde biryerlerde kaldı...
Hiç çıkmadı...
Benim kokum onun yüreğine işledi...Hiç çıkmadı...
Bunu yapan iki şişe parfüm...Bizi doğuran, dünyaya getiren....
Şimdi oda asker...Ve ben yine onu bekliyorum...Çıkıp gelecek, gözyaşlarımı tekrar silecek...Kahramanım olacak yine..."

Herşeyiyle bir tek onu sevebildim...
Ağlayışı, kaba halleri, göbeği, teriyle karışmış kokusu bile sıkıntılarımı atmama yeter...
Herkes her zaman böyle sevebilirmi?
Sen....
Yine kastıra kastıra yürüsen...Elimden tutup "ne bu halin!" desen, ağlayışıma dayanamayıp kapıları yumruklasan...Kavga etsek...Abuk sabuk konuları inada bindirsek...Ben yine bağırıp çağırsam, sen küfür etsen...
Sırf göbeğin yüzünden inat edip denize girmesen...Ben girip hava atsam...Müdahale etsen yine kıyıdan...
Yanınca sinirlenip herşeyi bir yana fırlatsan...Evden getirdiğim kremimle yanık tedavisi yapsam sana :)
Öpünce kalbinin attığını hissetsem yine...
O kara soğuklar, sıcak havalarda girecek bir delik arasak...Cafeler bizi bassa, çaylarımız yarım yamalak kalsa...
Parasızlıktan son sigaramızı paylaşsak...
Ben giderken gözlerin dolsa...Dayanamayıp evin kapısına dayansan...
Hayallerime karşı çıksan, sonra katıla katıla gülsen...Ben yine terliğimle saldırınca kucağına alıp sinir etsen beni...
Sokağın başına gelip şarkılar söylesen...
Hayaller kursak evimize dair...Bana heyecanla nasıl bir düğünümüz olduğunu anlatsan...
İki dakikada gelinliğimi, kına kıyafetimi, ve hatta saç modelimi seçsen..
Bu heyecanını tekrar gülüşünde hissedebilsem...
Keşke yine yanımdan biri geçerken beni diğer tarafına doğru çekelesen...
Oturup gökdere bulvarındaki liselileri seyretsek...
Güneş defalarca batıp doğsa....
Ayrıldığımızda illa bir bahaneyle arayıp, yinede özür dileyemesen...
Güneş gözlüklerini, mavi gömleğini ve hatta sakallarını özledim...
Biliyorum şimdi nöbete kalkacaksın...Yine isyan edeceksin...
Aramak isteyeceksin ama uyuduğumu düşünüp vazgeçeceksin...
Bense Bursaya bakıp bizi düşündüm...Bütün bunları düşündüm...
Seni seviyorum demek basit kaçar...
Sen benim için çok farklısın çünkü...
Seni kimselere değişemiyorum artık...
Gittin...Pekiştim...Büyüdüm...Derin yaralar edindim...
Onarılmayı bekleyen ama anlatamadığım yaralar...
Seni çok özledim sevgilim....

26 Haziran 2008 Perşembe

Fena halde midem bulanıyor...............

0 kişi izah etti

Düşündüm....
Biz çifttik....
Deli aşıklardık....
Kıskanılanlardık.....
Bizi kıskanılmak mahfetti nitekim....
Bizi müzeye kaldırabilirdiniz ferhat ve şirin örneği olarak...
O kadar sıcaktıkki....O kadar başka....Evli insanlar bizim yanımızda halt etmişti.......
Kıskanılmak sakıncalarını göstermekte gecikmedi....
Önce ayağımızı kaydırmak için ellerinden geleni ardına koymayanlar oldu...
Ardından iftiralar atıldı...
Sonrasında boşluğumuzdan ve çaresizliğimizden istifade edildi...
Hatta ailem, sadece benimkiler çembere alındı...
Yataklara düştüm...
Geberdim gecelerce acıdan...
Aklınıza gelebilecek en kötü azapları yaşadım...Hala yaşıyorum...
Hastalık olarak döndü, psikolojik yıkımlarla döndü....
Aslında herkes kendini yaşıyordu...Ve biz kendi sahnemizde sessizce mutlulukla oynarken birileri ayaklarımıza çelme taktı...
Düşünsenize....Şikayet edildim....Aşkı yaşadığım için bana sahip olunması için şikayet edildim sözde koruyucularıma...
Biri bana daha sinir bozucu birşey anlatsın lütfen!!!
Hata yaptığım kısımları bulmak istiyorum...
Hala yaptığım şey için midem bulanıyor...
Hatırladıkça kusmak istiyorum....
Mutlu olmak için kullanılan ben...
Bir takım ihtiyaçlar için kullanılan ben.....
Ben neyim ha???
Ne biçim insanlarsınız söyleyin artık.....
Sevmiyorum arkadaş....Hiç sevemedim duymak istiyorsanız....
Midem bulandı........
Bu yüzden hayallerimden vazgeçtim.....
Hiç kimse üzülmesin...Mutluda olurum....Korunmaya hiç ihtiyacım yok...
Hayatta hiç çabalamamış, başını kuma gömmüş, sanal alemde alarm çalan, konuşan, esen, gürleyen, yüzüne söylemeye geldimi konuşamıyorum ayaklarına yatan......
Küfür etmek istiyorum...
Herkes hayatta kolay kazanacaksa biz köpek gibi neden çalışıyoruz..........
Herkese çalışmadan audi veriyorlarsa bizde yatalım....
Sonrada olmuyor ha......
Orası geçilecek arkadaş....Hani çalışmayana ekmek yok diyorlar ya....Olmasın hakikaten....
Diğerlerine lafım kaalmadı zaten artık...Bela okuyorum aklıma geldikçe....
İnsanlar beni bu kadar düşünmesin....En azından oynarken düşünüyorum demesinler, menfaatleri olduğu çok belli oluyor....
Kimse beni çıkış noktası yapmasın artık...Ben kimsenin çıkış noktası değilim...
Geride kaldılar....Çoook gerilerde...
Bişey çıkar diye telefonlarında, listelerinde hala duruyorum...
Bu yazı 3 kişiye gidiyor...
3 kişi den 2si okumayacak...
2si burayı hiç bilmiyor....
Nefretimi kusmam gerekiyordu özür dilerim....
İlişkimden asla, aslaaaaaaa vazgeçmem....................
Birileri benim veya onun canını sıkamayacak....
Bu gece kalanlarıda çıkartıyorum....
Benim sömürü kapım kapandı....O üç kişiye.........
Lütfen artık insanlara bunu yapmayın....
Bunu neden yazdım...İnsanlara kusmak istemiyorum zehirimi.......
Herkese, tüm evrene şunu söyleyebilirim...
Ah almayın...İnsanların ilişkine zarar vermeyin.....Birgün o insanlar size öyle bir patlarki, hata affetmedikleri için patlayan her parça size batar...!!!
Not: A-C-S üçlüsü....Sevgiler.....

24 Haziran 2008 Salı

İletişim

0 kişi izah etti

Nabza göre şerbet veriyoruz...Peki nasıl?
Son zamanlarda küçükle küçük, büyükle büyük olmayı alışkanlık haline getirmiş durumdayım...
Bu yüzden yaş grubu farketmeksizin herkes benle oturup birşeylerini paylaşır oldu....
Bunu nasıl başardığımıda soranlar oluyor:)
Bende bugün kısaca bundan bahsetmek istedim...
Psikolog, rehber öğretmen, diş hekimi, muhasebeci, işsiz, ev hanımı, çocuklu, dertli, evli, birsürü tanıdığım var benim...
Hepsini güncel ve sıkı tutmak çok zor elbette...
Çoğunun yüzünü bile görmemişimdir...
Ama kalplerinin attığını bilirim...
Hepsinin elleri, ayakları, iki gözü, iki kaşı vardır...Bilirim...
Hepsi insandır, hepsinin duyguları vardır...Hepsinin bir kişiliği, başardığı yada ertelediği, yada ertelemek zorunda kaldığı hayalleri vardır...Bilirim...
Zıt karakterler bile olsa, hepsinin etten kemikten olduğunu bilirim....
Şimdi sır önce bunları bilmekten geçiyor...Sanal düşünmemek gerekiyor...Ve en önemlisi kesinlikle yapmacık olmamak gerekiyor...
Yetenek falan değil aslında...İlk etapta "kendin" olmak...
İletişimden biraz anlayan bu çevreyi kaybetmez zaten...
Örneğin bir psikologla konuşmak nedir?
Zor bir tecrübe olmasa gerek...
Karşındakinin tıp okuduğunu, mezun olduğunu, bir süredir çalıştığını hesaba katalım...
Saygı duyulan takdir edilen biridir...
Direk ciddiyeti bozarak konuşmak yalnış olacaktır..
"Siz"li cümleleri elden bırakmamak, aradaki mesafeyi, saygıdan ötürü korumak gerekir...
Eğitim seviyesine göre edilir sohbetler..
Yaşadığı çevresi, düzeyine göre bir iletişim kurulmalıdır...
Küçük bir sır..Dil bilgisi kurallarını kimse sevmez, özelliklede msn ortamında...Ama biliyormusunuz, o dilbilgisi kuralları karşınızdaki insana ne kadar değer verdiğinizi gösterir...
En fazla her cümlede 5 harf fazla yazarsınız...
Ama karşınızdaki insana çok büyük etkiler bırakırsınız...
Ev hanımıyla konuşurkende aynı şeyler geçerli...
Kendinizden 10 yaş küçük biriylede konuşsanız aynı....
Yani, çocukla çocuk, büyükle büyük olmaktan geçiyor...
Lakayt insanları sevmem mesela...Benim gibi birçok insan hoşlanmaz...Sağlam dostluklar, ve onların küçük kızları yada oğulları olmak için, en çok lakayt olmaktan kaçınmak...
Yaşıtım kişileri anlayabilmek...Sanırım en çok onlarla paylaşımlar olur...Sorunlar yada konular zaten aynıdır...
Küçük bir arkadaşım var...Kendisiyle yüz yüze görüşmedik hiç...Hatta ayrı şehirlerde yaşıyoruz...
Ama küçük hanıma nasıl bir etki bırakmışım bilemiyorum :) ben onun biricik ablası, o benim minik prensesim olsu...
Yada eşinden yeni boşanmış ablam....Onunlada hiç yüz yüze görüşmedim...Ama bana, evine davet edecek kadar güvendi... vesaire...
Çoğu insana numaramı veririm...
Hiç sapığım olmadı...
Çünkü herkes gerektiğinde vereceğim tepkileri bilir...
İletişim bilmek çok zor değil...
Anlaşmayı bilmekte öyle...
Hayat küçük inceliklerle dolu...
NABZA GÖRE ŞERBET VERMEK İŞİN SIRRI...
Herkese yaşantısına göre, onun zevklerine ve anlayışlarına göre yaklaşmak...İçenle içmek, ağlayanla ağlamak, sorunlarla dansetmek....
Güçlü davranmak...Ama gerektiğinde boşalabilmek...
Neden yapamaz insan, çokmu zor veya sıkıcı gelir?
Bence gelmemeli...
Tabi bazı insanları atlamayacağım...
Bir gün can dostuyken sonra düşmanı, onu anlamayanı olabilirsiniz...Tabiki empati kuracaksınız..Adaletli olacaksınız..Ama herkese sizinde insan olduğunuzu hissettireceksiniz önce....
Tabiki hiç bir zaman hayatınızı ve kendinizi atlamayacaksınız...
Atladığınız noktada en çok siz zarar göreceksiniz...
Bazı insanlarla istesenizde iletişim kuramayabilirsiniz...
Kırk kişi çok sever sizi, bilirsiniz, iki kişi sevmeyebilir, belki çok üzer sizi ama, sorun kesinlikle sizde değildir emin olun..Artılarınız eksilerinizden ağır basıyorsa kendinize güvenmeye devam edebilirsiniz...
Önce kendinize güvenin ;)

21 Haziran 2008 Cumartesi

Hırvatlar itina ile depilmiştir..!!

0 kişi izah etti


Viyana Fethedilmiştir..!!!
Hırvatlar itina ile depilmiştir..!!
Babamın sevinç çığlıkları, hafif bira kokusu, anıran sokak insanı, mahallemin böcükleri çekilmiştir..!!!
Lig tvde Volkanın, şansal, erman amcalarımın konuşmalarına şahit olunmuştur..!!!
Athenadan holigan parçası saat 1 suları mahallemin güzide mühendisine basılmıştır..Hemde bastıra bastıra..!!!
Bir ara bütün msn üzerime türk bayraklı iletini ver diye çullanmıştır..!!!
Utku..cuğumun küfürleri okunmuş, tezahurat yapılmıştır..!!!
Sitemin insanları şöööle bi kontrol edilmiştir..!!!
Haaa unutmadan...Çılgın dayımla küçük bir Bursa turu atılmıştır...Ceddin deden kulakların patlayana kadar dinlenmiştir...

"Dayım bu sana...Çılgın Türk!!
Köşeden bir araba dönüyor..Sokağa bakan odamın camından sese fırlıyorum...
'Cedddiiiiin dedeeeeeen, nessssliiiiin babaaaaannn'
Benden sonra herkes fırlıyor, bizim yarım akıllı mühendis 'olmaz ama bu saatte' falan gevelerken, dayım cevabı yapıştırıyor...'Pazar sabahı 8de evimi başıma yıktınız be, en azından ceddin deden yaneee'
Kahkahasıda benden geliyor...
Bas bas bağırış...'Bakma ordan aşağıya gelll...Asiyeeee sendeeeeee...'
Koşmak lazımdır!!
Aslında sitede olmam gerek..Kimseye bişey diyemeden fırlıyorum....
Ceddim dedemmiş gerçekten...Neslim babam olmasa gerek..Allah akıl fikir versin dedi çünkü...
Allah akılmı versin!!
Savaş kazanmışız gibi...
Kazandık sanırım...
Yollar gümbür gümbür...Efesler, tuborglar su gibi...
Yolları kesen bir takım gerizekalı gelen ambulansı görmedi...
Ambulans şöförü camdan kafasını çıkarıp şunları söyledi...
'Allah cezanızı versin sapık holiganlar....bippppppppppp bipppppppppppp bipppppppppppp..bip bip bip...'
Biplerde küfür tabi..Telaffuz edemiyorum :)
Her tanıdığın kapısında ceddin deden açılıyor ve tanıdıkların anası ağlatılıyor...
Oda ne, bayrağımız yok!!!
Kırmızı cam bezi, yengem tarafından bayrak niyetine, camdan el yardımıyla havalandırılıyor...
Ahmet Taner Kışlalı meydanında ağlıyorum..Hemde ceddin deden niyetine...Nedeni, Atamın heykeli...
Gidip o heykelin ellerini öpmek istedim..'Evlatlarını gör, gidip en alası ile aldılar zaferi...'
Sapık derler diye yapamadım...
Ankara yolunda konvoyları görme şerefine nail oldum...
Bir ara mudanyaya gidiyoruz diye sevindim, ama dayım geri döndü :(
En sonuncusu......
Dönerken bir asker gördüm...İzne gelmiş garibim...
Ceddin dedeni duyunca bir hırslandıki sormayın...Sanki savaşa gidicek..Önümüzü falan kesti...Dayım çıkıp hayırlı teskereler diledi...Bu arada sevgilim aklıma geldi:(
Şöyleeee bir hüzünlendim....
Olaylı akşamımız saat 2,30 suları sona erdi....Eve geldiğimde babam ada vapuru gibiydi...Annem sıcaktan bayılmış bir halde...
Hemen bir sigara yaktım."

O esnada, yani eylem kısmı geçip, duraklama anında düşündüm...
Yalnızca bir maçın çığlıkları bunlar...
Güzel şey evet...
Fakat insanlar resmen dökülüyorlar yollara...
Savaş kazanmış gibi...
Bağırış çağırış...
Herkes anıyor Atamı, Bayrağımı, Türklüğü...
Havai fişekler...Borozanlar...
Rengarenk bir gökyüzü...
Sadece bir maç...
Ben bazıları gibi holiganlık, taşkınlık gibi kabul etmiyorum bunu...
Damarında biraz Türk kanı akan bunu hissedebiliyor zaten...
Haa evet, alkolün çok kaçmasını, havaya silahlar atılmasını kabul etmiyorum...
İşin tamamen tadını kaçırmaya gerek yok...
Sevinmek güzel...Kutlamak güzel tabiki...
Polisler bile yollardaydı nitekim..Bayraklarla falan...Kornalarına basa basa hemde...
Biraz daha aşık oldum insanıma karşı...
Ve eminim bugün savaş olsa, herkes gözünü kırpmadan canını ortaya koyar bu ülke için...
Biz bunlarla büyüdük..Atatürk'ün izinde, onun İLKE ve İNKİLAPLARI ile...
Laikliği baş tacı yaptık...
İnsan olmak..Gurur duymak...
Tabi kimse sabah ayık kalkamayacak :)))

20 Haziran 2008 Cuma

Ulaşırsın...Hiç şüphem yok..

2 kişi izah etti
Ne güzel estin gene kavak yellerim.....
"Penceremden bakıyordum...Gerçekten sıcak...
Giydiklerimiz üzerimize yapışıyor bu gece...Eh ne yapalım, olacak o kadar diyoruz, arka cepheye yöneliyoruz...
Neyseki esiyor biraz...
Sakin, sessiz, huzur dolu!!

Nereye gidiyorsunki?
Buralar bırakılırmı...Şuraya bak..!! Ayaklarının altında mükemmel bir şehir...Osmanlının ilk baş şehri...Ne sultanlar, ne hükümdarlar yürüdü bu yollarda...Nitekim, 'E günaydın kuzum' diyorum kendi kendime...Derin bir nefes...Birdahaa....Birdahaaaaa...
Ne takılmış olabilirki aklıma acaba?
Ah o telefonlar...Susmuyorlar...Boğuk, uykulu bir ses duyuyorum...
'Kardeşime bak be! Döktürmüş yine! Hangi zıkkımdaysan msne geliyosun hemen!'
'Eeee..Benn...Şeyy...'
ÇAT!
'Huzura doğru yürüyorum be kardeşim' diyecektim......
Kontör bolluğu içinde olan zengin arkadaşım, canım benim...Küfürrrrr!!!!
Neden böyleyim...Anında atıyor şarteller...Geri döndüğümde ise ileti yazmaktan kendinden geçmiş bulduğum sevgili arkadaşım.......
'İlaç al' dedi...Hadi ordan be..Sanki işe yarıyorda...
Azıcık huzura erdirseniz gerek kalmayacak zaten...
Bıçakla ekmek doğrarken geldi aklıma..Bıçakları seviyorum...
Anormal değilim...Anormalleştirildim....
Tutunamamak hayata, doğulan şehirlere....Hani o hastaneden çıkarken kulağıma takılan şarkıydı...
Tutunamadım ve canıma kıymaya kalktım...Zor olmuştu ama başarmıştım ya hani...
Felç olmaktan, yatalak kalmaktan korkmasaydım...!!!
Şimdi bakıyorumda geriye...Üç kuruşluk insanlara değermiydi...Nerdeler şimdi? Hayır hiçbiri yok...Olmadıkları gibi, bedduada aldılar üstelik...
Bana kim kaldı?
Candan kalan bir tek canım kardeşim var...(cx ;))
Neyse bunlar çok derin...Ve ayrıca lütfen kimse benmiyim falan demesin...
Yerler aynı, yazılanlar aynı, konular ve konuşulanlar aynı...
Hayat aslında böyle dolu dolu...Kimseye kırgın, kızgın değilim...
Dört aydır beddua etmiyorum...
Doğrular benim, hatalar benim, yalnışlar benim...
Herşey benim yani...
Bir çok konuda takipte olduğumu biliyorum en azından...
Güzel şeyler söylemek gerekirse...
Mezun olurken, her ne kadar üzülmemiş gibi davransamda, üzüldüm...Kötü kızlar iyi kızlar diye savaştığımız dört yılda, ne kadar saçma şey varsa yapmışız...Suçluda aramıyorum artık..Saçma geliyor çünkü...
Onurla her kavga ettiğimde, birşeyi çok iyi bildim...Benim beynimdeki bütün sinyaller ona ayrıntısı ile ulaşır...Sanırım bir biz kopamadık birbirimizden...
Sevgilim bütün muzurlukları yaparken, canımıda acıtsa, unutmadım yaptığı hiç birşeyi...Negatif ve pozitif...Kimse sancılı dönemlerde bir hastayı çekmez...Çekemez...Bıkar...Biyerde pes der...Gidiyorum der...Hep ben taş koymuşum...Ben zedelemişim ilişkimi...Çözüm bulmadan fevrilik yapmışım...
Kırgınlıklarım var...Sorumsuz insanlara, fesat insanlara, bahar bahçe olup arkamdan soğuk bir kış yaratan herkese....
Banada kırılanlar oldu..Bende melek değilim.......
Çok şey istemedim..Bir parça mutluluktu...Sonunda midem bulandı....
İşte o an Bursa'yı izlerken hep bunları düşündüm ben..."

Yine es kavak yellerim..Yine es...
Ilıcacık bir rüzgar olmanı tavsiye ediyorum...
Bana ulaşırsın...
Duştaki suyla...
Denizin kokusuyla...
Eski bir şarkıyla...
Belkide sadece minicik bir öpücükle...
Ulaşırsın...Hiç şüphem yok..Kavak yellerimm...Canım sevgilim.......

Sıkıldım, uçmak istiyorum :)

0 kişi izah etti

Merhaba sevgili okurlarım...!!!
Bugün yeni bir gün, güzel bir gün vesaire vesaire......
Velakin çooook rahatsız bir gündü...
Bir ara pc nin başında çığlık attım......."Yeterrrrrr" diye...
Sevgili Ahmet abime bir psikoloji sitesinde teknik destek veriyorum :)
Güzel iş, zevkli iş falan ama, yoruldum...
Asıcam kesicem diye dolaşmaya başladım en sonunda....
Annem bir çığlık attı, tanıyanlar bilirler, ben 5 tane attım...
Kadın kaçtı resmen...Bir ara rastladım kendisine, Koşar adım yine kaçtı...

Geçenlerde sevgilimle sohbet koyu iken, "Hatunum sallanırmı bu dünya, boşver, makaraya alacaksınki, yaşanılır olacak." demişti...Doğru diyor aslında....Dalacaksın biryerlere, kafanı gömüp herkesten uzak kalacaksın...En temizi...
Bende şu aralar sadece birşeyler öğrenmeye dayalı çabalıyorum...Göründüğü gibi siteme yeni bir imaj yaptım...Yakında geniş bir forum kurmaya hazırlanıyorum...Ahmet abim sağolsun :)
İşlerim tıkırında yürüdüğünde korkuyorum gerçi...
Benim işlerim düz gitmez...
Takılıp düşmek istemiyorum artık...
Sıkıldımmm sıkıllldımm uçmak istiyorummmmm :D
Ne diyordum...Evet...Sitem başlıyor...Plan çok...İki haftaya sığdırmam gerekiyor...
İlişkim var, ailem var, işim var....
Aslında çıldırmamak içten değil...Kocaman bir tempo...
Garip bir dönemden çıkmış olamamında yorgunluğumda büyük etkisi var....
Şimdi bu kız ne yapsın yani?

Kimi kestin ey kumral?
Dün gece kim keserim seni dedi de, sen kestin?
Çıldırdın ey kumral?
Yazık sanaaaa......
Yazık sanaaaa....
Webmaster lar, yani bazıları...Sizleri seviyorum, anladınız siz onu :P
Aşkım senide seviyorum, sensiz olmazzz...Bu alemdeki baş psikopatım benim....
Günlük burçlardan çıkardığın garip kıskançlıkların ve msn listendeki hatunlarınla sevdim seniiii:D
Umarım site senin neyine be hatun demezsinde benim de tepemin tası atmazzzz:)))
Canım arkadaşlarımmm...İçmeyinnnnn...İçirtmeyinnnnn...Kusmayınnnnn....
Sevgili kankammmm.....Okuda yatttt,,,okuda yatttt...Gel bi falcağzına bakemmmm :D:D
Babaaaa...Beni üniversiteye gönderrrrrr....
Anneeee bakma pis pisss......
Ablaaa yeğenimi göster banaaaaaaa :D
Enişte yeter artıkkkkkkkkk........
Komşumun oğlu, canım ciğerim, nolur bi şarj aleti al artık, kafanda paralıycammmm....
Kumralllll yat aşaaaa...Sapıttıııııınnnn :D:D

18 Haziran 2008 Çarşamba

Kaybetmeyin.....

0 kişi izah etti

Neler kaybedilir hayatta bir düşünün....
Psikolojik bir daralmışlık yaşanır....Çaresiz kalır insan, düşer, yaralanır, canı acır....
Aslında durmak gerekiyordur o an...Tek başına kalıp, sadece kendini dinlemek........
İnadına deva aranır...İnadına denize düşüp yılana sarılınır....
Pek düşünülmez o an için...Çaresizlik, yalnızlık sarılmıştır bütün kalbe, bedene, herşeye....
Kaybedilenler? Varlıklar? Alışılmışlıklar?
Korkuyorsun yaşamaktan, kaçıyorsun ve hatalar yapıyorsun ey insanoğlu..........
Hani o büyük aşklar, hani o sevmek uğruna dünyayı karşına almalar...
Nerede kaldı değerler....?
Hayatta yalnızca bir kez sevilir, bir kez sevişilir tutkuyla, bir kez uğurlanırken kafanı yastıklara gömüp ağlanır...Bir kez beklenir yollar.....
Herkes size deli diyebilir, herkes sizi ayıplayabilir, herkes yolunuza taş koymaya çalışabilir....
Onlar birşeyi hep unuturlar.......
Göz göze bakar...Yürek o an parçalanır...Anında kendini onarır...Yürek kıyamaz...Sarılmayı ibadet kabul eder ruh...Yürüdüğü, adım attığı yollara secde yapmak ister beden...Bütün uzuvları birer parça kabul edilir kendinden.........Bunu onlar bilmezler.........
Bu başka bişeydir işte....İnsan herşeye daha bir hırsla sarılır...Hayata, yaşamaya, iyi olmaya, mutluluğa...
Düğünler dernekler kurar beyin...Öyle hevesli bir mutluluktur...
Bazen herşey düşer ama, ait olunan yere geri dönülür...
Bozmak isteyen olursa sınır tanımaz bünye...Alır eline bir satır, herkesi doğrar...Bu derece psikopat olmaktır aşk...
Herkes bilemez bunu...Kimse durduramaz aşkı...Hiç kimse........
Kaybetmeyelim....Sımsıkı sarılalım inandıklarımıza, kimseyi tanımayalım, engel kabul etmeyelim......
Nitekim korkmak tamamen acizliktir.....
Kaybetmeyin.....


................ Canım Aşkıma :) ................

5 Haziran 2008 Perşembe

Somut, soyut, öylece...

0 kişi izah etti

Durup düşünmek gerek bazen...
Rahatlıklar, rahat davranışlar, düşüncesizlikler diyarı bu yaşadığımız...
Kimine göre aşırı kaprisli, kimine göre verdiği kararların peşinden koşan, kimine göre tanımadığı yüzlere sabahlara kadar destek olan bir ben.....
Bazen korkarsınız...Hani bazen güvenerek güvenmedikleriniz vardır...Telefonu kapattığınızda ufak bir gülümseme açar yüzünüzde, İFADESİZ!!
Şimdi sorsalar bana, senmiydin o fesat diye...Evettt derdim....
Yoruldum sırayla kaybederek devam etmekten, tek nedenden!
Nedense silemedim tek kalemde, belki gözlerim kamaştı...
Doğru dürüst alınamayan kararların sonucudur...Kızmıyorum kimseye....
Kendime acımadımki insanların bana saygısı olsun....
Kimse bilmedi, kimseyi üzmedim..Mutluyum...
Tek bir ağızdan söylenenlerin karşısında durmadım...Duramadım...
En sonunda düşen ben oldum...Mutluyum...
Yinede kurtuldu bazı parçalarım...
Yinede sevdim...Hiç bıkmadım abicim, ben böyleyim...Kimseyi hakettiği değerin altına veya üstüne koymadım...Kabul edebilene...
Şuan boşum..Bomboşum...
Hayat inansın...Hayata güveneyim ben...
Yine gitsin, sönsün kısık alevli mumlar..Umurumda değil...
Fitili ben ateşledim...Fitil beni ateşlemediyse sorun yok...
Kendime çok kızdım bugün...Kendimi çok hırpaladım..Yinemi dedim, yinemi ettin o salaklığı...
Şimdiyse sustum...Uyumadan koydum takkeyi önüme..Kim neymiş bi tarttım...
Yarın okuyacak 3 kişiden birine, selam olsun, dediklerini uzunca düşündüm merak etme...Sonuç senin dediğine vardı canım...Genelde olduğu gibi..
İyi geceler şehir...
Biz uyuyoruz :)

1 Haziran 2008 Pazar

Oturup düşünmek.......

0 kişi izah etti
Nasıl anlatmalı?
Neresinden başlamalı....
Hani seversiniz...Hani biyerlerinden başlamak istersiniz hissetmek için.....
Ben neresinden başlayacağımı bile bilmiyorum...Nitekim nasıl sevdiğimide bilmiyorum...
Artık yalan söyleyemiyorum kendime...
İstemenin neresi günahki...?
Ben günahtan saymıyorum........
Bu gece içimden birşeyler sıyrılıp havalandı...
Birşeyler beni benden aldı...
Birşeyler canımı acıttı...
Birşeyler çok mutlu kıldı...
Sonuna vardığım zaman.....Birşeyler içime girdi...
Çıkmayacak...Çıkamayacak belkide...
Haram olan herşeye lanet edesim geliyor...
Otur düşün bakalım...NE HALT EDECEĞİNİ........