Dikkat! Bu sayfadaki tüm girdiler turkcell ve isbankası aracılığı ile şahsıma sağlanmış e-imza ile korunmaktadır.

Beni koruyun!

Beni Koruyun

23 Nisan 2009 Perşembe

Ölü insan


Karalarmı bağlasam, kendimi gökdelenlerdenmi atsam, aşk için ölmeli propagandasına girip intihar girişimlerindemi bulunsam anlamadım bende. Önce kendimden utandım, sonra bahçekapısından, ondan sonra yasak aşkımdan, ondan sonrada dünyadan. Akşama kadar Yavuz Bingöl dinleyip, kusana kadar rakı içip, uzak diyarlara kaçıp kaçıp aşkımdan ölesim geliyor. Canım sıkkın. Kimseye anlatamıyorum kafamın içindekileri. Biliyorum ki anlayabilecek kimseler yok. İçim daraldı içimmmm........ Maksadım okuyucununda içini daralttırmak. Hatta ve hatta içimden derin yazıp hepinizi ağlatmak geliyor. Yaparımda hiç kuşkun olmasın.

"Bir pazar akşamüstüsü. Saat 18.00 suları.
Burnun en ucunda ben oturuyorum, ayaklarımın altından sular akıyor. Beynimin içinde ihtiras dolu bir şarkı yankılanıyor. Aklım ikiye bölünmüş. O an birsürü şey düşünüyorum açıkçası. 1 metre gerimde 3 sene sevdiğim adam hattını parçalıyor. Önümde, tam önümde aşkın silüetini görüyorum. İhtiras dolu şarkı hızlanıyor. Ben nefessiz kalıyorum. Güneş bulutlara gömülüyor. Sevdiğim adam bir müzik açıyor. Kafamdakine zıt düşüyor, fazla dibe vuruyorum, o an atlamak istiyorum ordan. Kendime kızgınım, hayata kızgınım, yaşamaya kızgınım, yüreğimin bölünen her iki tarafına, her iki kişiye kızgınım.
Biraz sonra yüreğimin ikinci tarafı ağır basarken, ani bir kararla oturduğum yerden kalkıyorum. Git diyor, git... Gidiyorum. Arkama bakarak... Özleyerek... Severek... Vazgeçerek..."
Bir tarafım vazgeç derken, bir tarafım kal gitme derken.... Nasıl vazgeçtim... Nasıl sildim her ikisinide...
Hayatım diziye dönmüş zaten. Bir tarafta sevgilileriyle dostane barışanlar, bir tarafta evlilik vaadleriyle kandırılanlar, bir tarafta arkadaşlarının aşklarına aşık olanlar...
Ben kimim diye soruyorum kendim kendime...
Bütün millet alkolik oldu. İçen beni arıyor, sıçan beni arıyor, derdi olan bana koşuyor. Ben ne yapayım? En zorunu ben yaşıyorum.
Ölümler görmekten korkuyorum, ayrılıklar görmekten korkuyorum.
İçim acırken, yüreğim sallanırken, hastanelik olma noktasına gelirken bile gülüyorum. Gülüşlerim kurtarıyor. Birileride beni ısrarla ağlama duvarı zannediyor. Nazdarovya!!

Kıyıda köşede gizli gizli öpüşenleri gırtlaklamak istiyorum. Sevgilisine mesaj atanları, geceleri fantazi kuranları, manita yapanları, seni seviyorum u ulu orta kullananları, hatta mümkünse bütün sevgilileri... Alayına isyanım var. Yapmayın. Ben sapım arkadaşım bunalıma giriyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder