Dikkat! Bu sayfadaki tüm girdiler turkcell ve isbankası aracılığı ile şahsıma sağlanmış e-imza ile korunmaktadır.

Beni koruyun!

Beni Koruyun

5 Haziran 2010 Cumartesi

Bahtsız bedeviyim, çölde kutup ayısı, bahçe kapısı kılıklı sevgili kurbanıyım!


Bakınız yukarı, aha işte sevgilimin o hallere düşmesini hayal eden bir ben var benden içerü :D

Bugün yaptığım ikinci kahvemde buz kesti, Allah kahretsin ya! Hayır yani madem içmiycen neden yapıyosun? Hadi madem yaptın içsene!
Farkettim ki yazı yazarken kahve içmeye çalışmak gibi psikopat bir huy edindim ben. Lisedeykende hep dalga geçerlerdi zaten, her yazımda kahve geçerdi, çok etkileniyorum demekki, sürekli kahveyle yazı yazmaktan yazılarımın içi kahve sansürleriyle doldu taştı.
Evet doğru bildin, bunları sinirim bozuk olduğu için geveliyorum.
Mezuniyet baloma son 7 gün kaldı. Kep törenim için son 3 gün var. Ben ders çalışmadan buralarda süklüm püklüm oturuyorum, gittigidiyordan balo kıyafeti alıyorum, saç modelleri hayal ediyorum, takı seçmeye çalışıyorum, ayakkabıları rüyalarımda görüyorum. Aman sanki 600 kişi nüfuslu İ.M.Y.O bana çok meraklıda, bende kıçımı avaz avaz yırtıyorum. Zaten hala partnerim yok, zaten yalnız ve bedbahtım! Ayhh çok kötüyüm. Kesin baloya giderken ağlıycam, sinirim falan zıplıycak. Bişeyler olucak kesin!
Sevgilimle dün gece yine tartıştık sabaha kadar. O siyah dedi ben beyaz. O hayır dedi ben evet. En son bir ara ayrılalım bile dedik. Hep bu uğursuz balo yüzünden. Gelmiyo işte neden ısrar ediyorum sanki dimi? Ama hayır, illa burnundan getirmem lazımki o gece benim burnumdan gelmesin. Ben biliyorum, o şimdi ne hayaller kuruyo, bir kere inatta etti gelmem ben diye, yiğitliğe bokta sürdüremiyo. Ya ama olmazki. Benim kör cahil saflığım yüzünden caydı adam zaten.
Olay nasıl gelişti bak sana anlatayım ben bunu.
Allah kısmet ederse gelicem dedi baştan. Sonra mali durumu kötüledi, bende safım ya, yardımım olsun dedim, gel gel diye boğmiyim dedim, ben 15 yıllık komşumun oğluyla gidiyim sen canını yorma, kendini sıkma benim için dedim. Anam bu bir tozuttu!! Yok işte ben ona plan yapmadan neden sormuyormuşum, o herşeyi ayarlamışta ben piçlik yapmışım, ne bok yersem yiyeymişim... Benim zaten komşumun oğluşu varmış, ona ne lüzummuş diyymi, falan, filan, feşmekan. Beni dakkalar içinde felç etti. E madem ayarladın gelsene dedim, hayır gelmem, üstüne şunu verseler billah, bunu verseler allah gelmem. Bende verdim odunu. En mutlu günüme bi inat uğruna gelmiyosundan girdim, sen benim için bişey yapmıyosundan çıktım. Son zamanlarda bir garip davranıyordu zaten. Böyle soğuk, uyuz uyuz... Onunda ardına sığındığı bahaneleri var tabi... Ama gitmiyo ilişkimiz galiba bahçekapısı kılıklı sevdiğimle. Napsak bilemedim valla. Ona göre de bizim bir sonumuz yok, ortak noktamız yok... Ona saygı duymuyorum, adam yerine koymuyorum, kötü günlerine destek vermiyorum, istediğim bişey için çok zorluyorum gibi saçma bahaneler üretiyor. Bilmiyorum belki de gerçekten öyle davranıyorum.
Seviyorum ama... Aması var işte. Ben bir erkeğin eğitimine girip gıkını çıkarmayacak bir kuçu kuçu olamıyorum. Tamam aksini iddia eden yok, hepimiz varoşuz, hepimiz ayak takımıyız ama yok artık yani. O bekliyoki, ben annesi gibi vefakar, fedakar, acayip mahalle eğitimi almış, kocasını hiç bir koşulda boşamamış bir kadın olayım. Bana bir tokat atsa o dakka dava açarım ben lan adama! Adamın donunu söker alırım altından. Neyin boyun eğmişliğinden zırvalıyosunki dimi!
Hayır olmuyo, gitmiyo, yürümüyo.
Muhtemelen balo gecesi postalar bu beni zaten hazmedemeyip. Bende topuğumla kafasını yarmaya çalışırım. Hele bi gelsin bakalım, o zaman görücez hanyayı konyayı. İçip içip ortalığı dağıtmayanı düz duvara tırmandırsınlar!
Yani anlıcağın, hırs yapmış bulunmaktayım. O baloya eşsiz gidilecek, eğlenilecek, geberene kadar dansedilecek. Hayatımın en güzel şeyinide kendime zehir etmiycem. Bir damla hüzün yapmıycam. Ve sonra neler olduğunu gelip anlatıcam böyle ballandıra ballandıra.

Bir blog günlüğünün kitap çıkardığını öğrendiğim günden beri acayip kıskandım kabul edebilirim.
Ama aferin yani, çok takdir ettim. Kitabıda almayı düşünüyorum, bir türlü elim ermedi desem yalan olur :) Cüzdandan kredi kartımı çıkarmak çok zor geliyor kabul edebilirim. Bu ara bana herşey zor geliyor.
Aslında yazmak üzerine kafayı çok yormuş biri olarak, yazdıkça yazası gelen bir blogger olarak şunu söyleyebilirim. Ben yazarların deli olduğunu düşünmüşümdür hep. Yani o kadar şeyi nasıl hayal ederler, o kadar etkili yazmayı nasıl becerirler, o kadar olayı, o kadar kusursuz nasıl resmederler her beyinde anlamazdım. Sonra bir iki deneme yapmaya çalıştım. Zaten normal insanların yazar olmasını bekleyemezsiniz. Duygusal olmalı, duygularını düzgün yansıtabilmeli, hissi verebilmeli. Bir kere sınırlısın, kelimelerin hapsindesin. Resim yapmak, birşeyler çizmek kadar özgür değil bu. Bir dilin verdiği kelime sayısı kadar hakkın var. Yanlış kullansan eleştirilirsin, cümlen düşük olsa hissettiremezsin. İlla bir ton zırva çıkar karşına.
Sanatın her alanını seviyorum ben. Belki yıllardır sanat tabanlı eğitim almamdan kaynaklanıyordur. Ama hatırlıyorum, bana okumayı sevdiren ilk okuldaki türkçe öğretmenimdi. Yazmayı sevdiren lisedeki edebiyat hocamdı. Yazı üzerine beni kışkırtanda okumayı seven kankalarım oldu. Pucca başına iş aldı aslında. Deşifre oldu bir bakıma :) Bakınız bende in cin top oynuyor, belleyebildiğim kadar belliyorum yazmanın sınırlarını :)
Pucca'ya çıkardığı kitapta bol satışlar, bol ünlenmeler, şanlar şöhretler diliyorum :)
Bugünlükte bu kadar annem. Yoruldum. Devam ederse bırakamam yazarda yazarım.
Mezuniyet balomda, sevgilim konusunda bana şans dileyin. Harbi şansa ihtiyacım var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder