Dikkat! Bu sayfadaki tüm girdiler turkcell ve isbankası aracılığı ile şahsıma sağlanmış e-imza ile korunmaktadır.

Beni koruyun!

Beni Koruyun

4 Mayıs 2011 Çarşamba

Kahrolası ellerim, niye yazıp duruyorsun?






 <<<<<< Herşey bu cenabet yüzünden oluyor!













Yazıma aynı norm ve aynı temada başlamayacağım. Şuan sanırım 225. yazımı kaleme alıyorum ve bundan oldukça memnunum.. Öncelikle belirtmek isterim meraklılarına, zaten eğer çok kötü görüşler alsam 225. yazımı değil 2. yazımı bile kaleme almazdım.

Sanırım sonunda bir roman yazdığımı ilan etmenin zamanı geldi.
Evet, sonunda kendimden bile gizlediğim romanımı yazdığımı rahatça açıklayabilirim. Çünkü okuttuğum 5 kişiden müthiş güzel övgüler aldım. Aslında "Nasıl olmuş?" sorusunu sorarken, "Edebi bakımdan nasıl?, Hikayede bozukluk var mı?" şeklinde sorular vardı hep ardında. Bu akşam 340. sayfamı tamamlayıpta geldim. Yazmaya ihtiyacım var. Hayal etmeye ve uğraşmaya, hatta kafamda oluşturduğm kadınla yaşamaya ihtiyacım vardı. Oturup profesyonel bir yazarla, bir kitap yazarken neler hissettiğini sorup, kendi hislerimle karşılaştırıp, tahlil etmek isterdim. Tabii profesyonel yazar tanımıyorum şahsi olarak. O yüzden birşey diyemem.

Artık ülkedeki siyasi muhabbetlerden soğudum. Bu yeni olmadı. Uzun bir süredir ampul patlatmak için kendimi yırtmıyorum. Herkesin herşeye verecek bir cevabı var mirim, kimse karşısındakini dinlemek istemiyor. Varsa at gitsin, yoksa salla gitsin.
Tavrından 45 yaşında sanıp küfür bile etmediğim adamların 15inin biraz üzerinde atarlı ergen olduklarını farkettiğimde sevindim. Hayır madem ablalarınla sidik yarıştıracaksın, beklede bıyıkların terlesin bre andaval?! Neyseki ergenliği geçip, kısmet olupda daha medeni yerler gördüklerinde düzeleceklerini biliyorum.
Tecavüz olayını merak edenler olduğunu biliyorum. Kızın ailesini aramak zorunda kaldım çünkü kimseyle iletişim kurmuyor, bir haftadır yemiyor içmiyordu. Ailesi gelmiş ve artık kızlarına sahip çıkmışlar. Yarın sabahta savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarmış.
Bu olay içinde böylece içim rahatladı.

Bakalım başka neler varr...
Annemler umreye gidiyor evet. Bugün annemin umre kıyafetlerini giydim. Amanin! Yakıştı lan. Açtı yüzümü gözümü. Başörtüsünüde taktım, hazır olanlardan almışlar, hani şu bağlama gereği olmayan, direk başa geçirilenlerden.Tabiki hayatımda ilk kez örtü takmıyorum ama özellikle türban stiline ölümüne karşı olduğum için bu stil başörtüsünü çok sevdim. Sanırım her ne kadar kişiliğim ve yazılarım bunu hiç yansıtmasada, örtüye soğuk bakmıyorum. İleride, belki bir on sene sonra artık yaşımı başımı alıp, evime çocuklarıma karıştığımda bunu yapabilirim. Çok insan bana, madem içinde var gençliğinde yap diyor. Birşeyi yapacaksam tam tekmil yapmalıyım. Okulda örtünmek fikrine karşıyım ve şuan üniversite okuduğum için bunu asla yapamam. O zaman fikirlerimle çelişirim. Allah ömür verirde, çoluğuma çocuğuma karıştığım, elimin ekmek tuttuğu günleri bana gösterirse, kapandığımı ve kapalıyken bile aydınlık bir insan olabileceğimi, türban takmayacağım için,  türbanlı genç hatun fantazisini en azından kendi adıma kıracağımı ve fikirlerimin hiç değişmeyeceğini göstereceğim. Bu arada burdan tartışma şimşekletmek isteyenlere sesleniyorum, türban ve başörtüsü aynı şeyler değil.
Yaşım ve aklım yettiğince 5-6 senedir ülke çapında yapılan dengesizliğin, öldürülen kadınların, sırf bileklerinin gücü yettiği için dövülen kadınların, amcası-dayısı yakınlığında akrabaları tarafından istismar edilen erkek-kız çocukların ve daha binlercesinin hikayesini kaygıyla dinledik. Kitaplarımız basılmadan toplatıldı, sebepleri bazen cemaatlere yapılan saygısızlık oldu, bazen önemli bir siyasi isme yapılan karalamalar oldu. Fikirlerimiz sırf islam dini ile karşıt diye ağzımıza bir tomar kirli bez tıkılmak suretiyle susturulmaya çalıştık.Allah biliyor ya, bazen korkuyorum. Hele şu internet filtresi konusu çıktıktan sonra dahada uyuz olmaya başladım.
Herkes bilim istiyor. Teknoloji istiyor. Bunları yapanlara, kardeşim iki gün kombini kapat, internetini ört, ışığını söndür desen allah allah nidaları ile türkan saylan gibi eşsiz bilim insanlarına saygı duymaya başlayacaklar. Be salatalık turşusu. Ar namus timsalisin, interneti filtreliyorsun, dekolteli kadınlara namussuz diyorsun. Tecavüze uğrayan, dövülen ve öldürülen kadınlara bir kulp takıyorsun. Allah'a inanmayan, tanrıtanımaz kişilere ver allah küfür ediyorsun ve sevap kazandığını zannediyorsun. Sen tüm bunları yaparken aynı zamanda bilimde olsun diyorsun. Bilimide yapıyorsun tamam. Bu seferde insanların özgürlüklerine çelme takıyorsun. Blogları kapatıyorsun, internetin yüzde doksanını filtreliyorsun. Doğalgaz bitiiyor diye tutuşup nükleerler dikiyorsun. E senin nerde kaldı işlediğin sevap. İki kuruş özgürlüğü, yaşama hakkınıda gasp ediyorsun. Bak bana dünya batacak tüm elektroniklerini göm deseler gömerim abi. Ama onlar yapamaz. Belki dünya nüfusunun yüzde 10u benimle aynı cesareti gösterir.
Kimse bana yarım aklı, ergen yaşıyla beyitler okumasın. Ben mesneviyi , kuran-ı kerimin mealini okumuş insanım. Evet, ben, ben, ben. Hep ben diyeceğim çünkü ister kabul edersin ister etmezsin beni zerre kadar ırgalamaz. Burası benim alanım. Ben burada bir erkek arkadaşımla ortak yazıyorum. Burda ben diyeceğim çünkü bu blog ahlak namus dersi verdiğim biyer değil. Ben burayı insanlar okusunda aman ders alsınlar diye açmadım. Ben burayı uzun zamandır gün içinde yaşadıklarımı ve düşündüklerimi yazmak için kullanıyorum. Ve ister eleştiriye açık olurum, ister olmam. Kimse beni sevsin benden ders alsın diye uğraşmıyorum. Canım ister konuşurum, canım ister söverim. Birilerine destur vermek veya vermemek benim elimde. Zaten eğer canınız sıkılıyorsa gidin yeşil montlu adamların açtığı sapık yeni nesil, yön tota bilmez solcu kardeşlerimin forumlarını eleştirin, onlara ar namus din devlet öğretin. Onlar sizinle müthiş tartışır ar namus kelamlarını. Benim en az 5 yaş altımda, ergen veledlerden ders almaya ihtiyacım yok, hiç olmadı.
Çok merak edenler var, bacağımın arasındaki toplumu kurtaracak sanırım. Açıklıyorum: ben toplumun huzurunu kaçıracak birşey, bir düzensizlik yaratmadım. Yani kimseyle elleşmedim. Bu bağlamda elleşip elleşmeyeceğimde bana kalsın. Tez zamanda erkekler benden faydalanamasınlar diye demir telle malum edavatımı diktirmeyi planlıyorum ki, aman ha hiç bir zevk-i sefa yaşayamayayım. Lan bıktım. Normal hayatımdaki insanlar bile bu kadar kafaya takmamıştı cinsel ilişki yaşayıp yaşamadığımı. Hayır sanki işleyeceğim günah herkese girecek, yapsam bile giren bana girecek çıkan benden çıkacak. Sanki ben üzülünce bütün ülke mi üzülecek? Kocam bende et parçası olmasa da beni öldürse, herkes arkamdan kuran mı okuyacak günahlarım affolsun diye? Anca laf salatası anasını avradını.
Ahhh ah işte, hayatımın zerzevat boyu kadar boy alamamış hikayelerini bir ben bilirim bir Allah. İki yorum attırdım diye yazdığı tek bir yazı ile yüzlerce yorum alıp, üzerinde tartışacağını sananlar; yıllardır yazıyorum daha 99u göremedim. Sıkılacaklar. Bize sataşmaktan, günahımızı almaktan, koyup koyup kaldırmaktan sıkılacaklar. Bizde normal ve sevişgen hayatlarımıza geri döneceğiz. Hal böyleyken bir sabah uyandığımızda sokaklarımızda panzerler dolaşıyor olacak ve ben o gün harbiden evde mezdeke yapacağım. Bu yüzden oyum sanadır osman pamukoğlu. İnşallah başlarına zebellah gibi çökesin!

Dipşeysi: 1001 gece masalları neden arap ülkelerinde yasaklanmış diye merak ederdim. Kitaptan okuduğum 13. masaldada aynı tekdüzelik vardı; bütün şahlar ve bütün cariyeler sevişiyor. En son baktım, arap şehy tacü-l mülke sulanıyor hamamda. Bu kitap beni kopardı. Haklıymış bizim her gün 50 avradla sofralar kurdurup saçı göründü diye idam hükmü veren arap prensleri. Toplumun ahlakı bozuluyor; çünkü foyaları ortaya çıkıyor. Aman okumayın, böyle şeyler gençlerimizin sağlığını bozar, tek karıyla yaşayamaz olurlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder