Dikkat! Bu sayfadaki tüm girdiler turkcell ve isbankası aracılığı ile şahsıma sağlanmış e-imza ile korunmaktadır.

Beni koruyun!

Beni Koruyun

20 Kasım 2008 Perşembe

Yine!

3 kişi izah etti

Ben…

Ben ve içimdeki kuşkulu yalnızlık…

Birileri yolda kalırken birileri hızla yol almakta..

İçtim…

Çok içtim bu akşam…

İçip içip ayıldım…

Bu yalnızlık benim, ilişmeyin…

Bu yalnızlık topyekün benim elleşmeyin!!!

Kanun buysa ben çekiliyorum... Kapalı ve yalnız girdabımda oldukça mutluydum, neden uyandırdınız uykumdan sorabilirmiyim?

Şimdi sigara dumanının felç olduğu bir odada uykuya dalacağım... Hayır hiçte estetik değil bu!

Ne zamandır kadındım, ne zamandır seviyordum, ne zamandır aldatanları affediyordum ben!

Ne zamandır sevişmeleri unutmuştumda bu gece birdenbire aklıma geliverdi!

Ben şimdi nereye kaçacağım sorabilirmiyim size?

İçim içime sığmıyor...

İçim içimden geçiyor...

İçim içimi kemiriyor...

Dön...Dön sevgilim...Bu yırtıcı şafağın en derinini tadalım...

Kurtarılamamış bir boşluğun en derininden saygılar ve selamlarımla...

Bitiyorum...

Yavaşça eriyorum dostlar...

Yine girdim kör kuyulara..Mutluluğun ardındaki kara sislerin arasında...


86...

18 Kasım 2008 Salı

Hay adaletine ......... dünyası!!!

0 kişi izah etti
Günaydın demek için çok geç bir vakit farkındayım!
Yüksek gerilime ve karnımdaki ağrıya dayanamayarak uyudum...Çok uyudum...Bu vakitlere kadar uyudum...

Çok güzel bir gün geçirdik dün 4 arkadaş. Erkek arkadaşımızın evinde kahvaltı ederek başladı günün güzelliği. Ben ve ev arkadaşım yarı uykulu küfür ede ede, bize gelen kız arkadaşımızla, onun erkek arkadaşının evine gittik. Sofra hazır, çok özenilenerek hazırlanmış belli! Eh biz buna aşkın gücü diyoruz...
Kız arkadaşımızla erkek arkadaşı, aynı zamanda sınıf arkadaşımız olan erkek arkadaşı, oldukça mutluydular...
Onların mutluluğu benim mutluluğum oluyor bir kaç zamandır. Beni onların çekici, masum, saf, tertemiz ve alabildiğine özenli aşkları mutlu kılıyor... Bazen gülümsetiyor, bazen yardım etme, sorunlara ortak olma içgüdülerimi alevlendiriyor... Anlık bile olsa sorunlarımı unutuyorum... Kendi derdimi 2. plana atıyorum. Zaten benim dertlerim 2. planda daha rahat çözümleniyor, bununda farkındayım...
Herneyse... Zaten bir iki haftadır hep böyle...
Yalnız kalmalarına müsade etmek istememe rağmen onlar beni yalnız bırakmak istemiyorlar diye düşünmekteyim..
Buda işin gırgırı olsun (:

Önemli bir sorunla karşı karşıya olmalarına rağmen onlar hala çok yalınlar. Aşklarının peşindeler ve kaybetmekten korkar bir halleri var.
Nerede kalmış böyle temiz aşklar? Biz küçücük bir sorunda koşar adım kaçarız.

Sorun büyük olmasına büyük. Sorun sadece onları ilgilendiren bir sorun değil yazık ki!
Bu sorun bütün türkiyeyi tehdit eden bir sorun!
Bir kuşu bir kafese ne kadar hapsederseniz kuş o kadar cansızlaşır... Zamanla bütün alımını ve canlılığını kaybeder. Kafeste odaklanacak pek birşey yoktur. Sadece zaman kavramı vardır. Etraftaki bir kaç insan kafesin ardından sessizce bakıp kuşun güzelliğine ve alımına takılı kalır bir zaman için. Ya sonra? Kuş alımını kaybetmeye başladıkça etrafındaki insanlarda tek tek çekip gitmeye başlar.
Bir insanı kafese tıkmak!
Kurallar koymak!
Hele hele genç bir kız olursa bu!
Bunalım...Sıkıntı...Üzüntü...
Vah yazık! Bu çağda bu otorite...
Kural 1! Erkek arkadaş yasak...
Daha kural 1de yasak..
Eve en geç 19.00 da girebilirsin. 5 dakika gecikirsen ailen aranır, evden azarı enine boyuna yersin!
Başına bir abla koymuşlar. Önce cemaatin sonra ablanın sloganı şu:
"Yoldan çıkmışları yola getirmek. İslamı tüm Türkiye'ye kafana göre yaymak. Önce genç beyinlerden başlamak. Sonra her kesime hızla yayılmak. Bir miktar para karşılığı bir kaç öğrenciyi aynı eve sokmak. Sabah namazı, akşam ve yatsı namazı derken, işi sapıttırıp artık ota boka karışmak."
İslamiyet çok saygı duyduğum, hatta bir üyesi olduğum bir din olmasına rağmen bu tür ahmaklar yüzünden giderek soğuyorum.
İslamın olduğu yerde dedikodu olurmu hiç?
Bu kişiler yapıyor. Kulaktan kulağa yayılıyor hızlıca söylemler. "Şu şununla berabermiş. Hemde cemaat evinde kalıyor terbiyesiz. Foyasını ortaya çıkartmak lazım!"
Peki nedir bu cemaat evi arkadaşım. Kim başlatmış bunu...?
Yeşilırmak dershaneleri vardı biz öss ye hazırlanırken. Ben gitmedim, gidemedim. Ne halt olduklarını az buçuk bilirim. Hiç gelemem dersi dinle karıştırmaya. Herşeyin yerini ayrı tutabilecek bir beyne ve akla sahibiz çok şükür.
Giden gitti. Gittiler, hazırlandılar, kazandılar...
Çok başarılı olan öğrenciler şuan bu ve bunun gibi dershanelerin cemaat evi tabir edilen öğrenci evlerinde kalıyorlar. Su ve elektirik faturaları ödeniyor, yakıt paraları aylık verdikleri 200 lira gibi bir ücretin içinden sağlanıyor. Erzaklarıda alınıyor tabi. Bu 200 liranın içinden bir öğrencinin bunca masrafını nasıl karşılıyorlar oda ayrıca düşünülmesi ve izlenmesi gereken bir nokta.
Tek istedikleri öğrencilerin -onlara göre- namuslarını korumaları. Biraz kapalı takılacaklar, erkeklerden uzak kalacaklar, evde yapılan her türlü eziyetede katlanacaklar.
Öğrenci kafayı yiyecek!
Başları kimdir?
Fetullah gülen ve yandaşlarıdır... Bir çoğu bunu bilmez. Nur ve Süleymancı cemaatlerinin, pardon, tarikatlarının işidir bu evler. Evlerde kal! Kurallara uy! Senden iyisi olmaz. Hatta birazda onlara benzemeye başlaman gerekebilir.
Okulun kapısından girdiğin andan itibaren tek bir erkekle muhattap olamazsın. Olursan uyarılırsın. Biraz şen bir kahkaha at azarlanırsın. Biraz açık giyin evde günün gösterilir. Aşağılarlar.
Bu ablalar nedirki? İmam falan iseler bizde bilelim gerçekten...
Onlara göre tuhaf biz göre gayet doğal şu eylemlere giriştiğin an kendini kapının önünde bulman olasıdır. Aileye verilen bilgi ise şudur * KIZINIZ YOLDAN ÇIKTI...!
Ağzıma kötü cümleler almak istemiyorum sinirlenip.
Ne kadarda masumdu oysa. Ne kadarda ciddi bir birliktelik...
Kadınımız bu ülkede modernizmden uzak tutulmaya çalışılıyor.
Erkeğimizde öyle...
Atamızın bize bıraktığı modernizm ayaklar altına alınmış durumda...
Biz batıya uymayalım, sakın ha!
Ayıptır, günahtır...
Bir gün başımız önümüzde hiç tanımadığımız zengin, göbekli ve kel heriflerle evlendirileceğiz...
Hay adaletine ......... dünyası!!!

2 Kasım 2008 Pazar

1 kişi izah etti
Ne güzeldik biz...Sen...Ben...
Gülüşün avuçlarımın arasında sanki..
Sanki kapıları kilitlerdik üzerimize o sonsuz boşluklarda...
Öpüşürdük...Sevişirdik gözlerimizle...
Korkunç olsada etrafımız, hep sarılacak bedenlerimiz birbirimize aitti sanki...
Sen benim için bir iptin...Asıldım..Tutundum..Sana doğru tırmandım...
Tam dorukta gördüğüm manzara hem çok güzel, hemde çok yaralayıcı idi...
Gözlerini özledim...Teninin kokusunu özledim...
Bu aşk pis bir hastalık...Son 102 gün..Dayan yüreğim...
Dayanki ileride çıkacak her soruna karşı kuvvetli ol...
İşim çok zor...
Gene başa sardık...
Allah hayır etsin...Dicek başka bişey bulamıyorum...
Umarım bu sefer düzelir herşey...

Gurursuz kadının sonu ne olur biliyorum..
Salaklığım tuttu gene...!!!